Köprü Yapmak Ne İşe Yarar? Bir İzmirli Genç Gözüyle
İzmir’de, bir gün sahilde yürüyüş yaparken köprüler hakkında düşündüm. Evet, yanlış duymadınız; köprüler! Ama normalde biri bana “Köprü yapmak ne işe yarar?” diye sorarsa, ilk başta gülüp geçerim. Çünkü İzmir’de yaşıyoruz, köprülerin her türlüsü var; Karşıyaka-İzmir arasındaki vapurlar gibi, adeta ikonikleşmiş bir ulaşım aracı. Ama işin içine biraz daha derin düşünce katınca, “Köprü yapmak” demek sadece taşları bir araya koymak değilmiş, hayatın çok daha derin bir anlamı varmış. Hadi gelin, biraz mizahi bir şekilde köprülerin hayatımıza ne kattığını sorgulayalım.
Köprü Yapmak: Ağızdan Çıkan Söz Mü, Gerçekten Bir Şey Mi?
Bir gün arkadaşım Mert’le buluşuyorduk, tabi bir yandan da böyle derin konulara dalmak meşhur. Mert, arada bir bana “Abi, köprü yapmayı biliyor musun?” diye sormaya başladı. “Köprü mü? Hangi köprü?” dedim, gözlerim yuvalarından fırlayacak gibi. Meğerse, sadece şehirdeki değil, biraz daha soyut köprüleri de kastediyormuş. “Köprü yapmak ne işe yarar?” sorusu da buradan çıkmıştı işte. Ben de düşünmeye başladım: Hani köprü yaparak iki şeyi birleştirmek… Bu, her şeyin bir araya gelmesi, geçiş yapmak gibi bir şey değil mi? Bunu biraz daha açalım, dediğimde Mert de “Tamam, çok derin bir yere mi gidiyoruz? Benim de kahvem soğuyacak şimdi” diyerek gülümsedi. Ama ben bu ‘köprü’ olayını kafamda şekillendirdim tabii.
Köprü Yapmak: Gerçekten Ulaşımı Kolaylaştırmak mı?
Hadi, biraz daha gerçekçi olalım. Şimdi, bir köprü yapmak demek aslında iki farklı yerin birbirine bağlanması demek. Eğer İzmir’de yaşıyorsanız, çok iyi bilirsiniz ki körfez ikiye ayırıyor şehri. Ama köprüler ne işe yarar? Örneğin, 9 Eylül Üniversitesi’ne giderken, köprü yapmayı anlayan biri gibi düşünün. Yani, köprü sadece iki kıyıyı birleştiriyor. Klasik bir köprü kullanımı işte. Ama bu kadar basit mi? Bazen aslında köprü yapmanın bir adım ötesine geçmeniz gerekebiliyor. Örneğin, köprü yaparak bazen bir insanla, bazen de hayatınızda ulaşmakta zorlandığınız bir hedefle köprü kuruyorsunuz. Bu, bence daha önemli!
Bir köprü yapmak demek, sadece fiziksel bir yapı değil, bazen ilişkilerdeki iletişim engellerini de aşmak demek. Ya da bazen, insanın kendisiyle barışması. “Köprü yapmaya” başlamak, bir anlamda dış dünyaya açılmak, sınırları aşmak ve bağlantılar kurmak gibi bir şey. Yani, köprülerin sadece taşıdığı araçları değil, insanları ve düşünceleri de taşıdığını fark ettiğinizde, bu kavram biraz daha derinleşiyor. Gerçekten, köprü yapmanın ne işe yaradığına dair kafa yormaya başladıkça, hayatın da ne kadar basit, ama bir o kadar karmaşık olduğunu fark ediyorsunuz.
Köprü Yapmak: Biraz da “Köprücü” Tarzı
Bir de şu var: İnsan bazen tam olarak köprü yapmak yerine, köprüci olmayı tercih eder. Mesela, arkadaşlarınız arasında aracı olursunuz; biriyle biri arasında köprü kurmak gibi! Mert’le olan sohbetimizde “Abi, köprü yapmak, aslında dostlukları kurmaktan da geçiyor” dedim. O an, “Köprü yapmak ne işe yarar?” sorusunun farklı bir cevabını bulmuş oldum. Gerçekten de, dostluk kurarken bazen birinin söylediklerini diğerine aktarıp, ilişkilerin köprülerini inşa edersiniz. Tabii, zaman zaman bu köprüler biraz daha sarsılabilir, ama yine de her iki taraf da sağlam bir şekilde birbirine bağlanır.
İzmir’de köprülerin bazıları gerçekten sembolik anlam taşırken, diğerleri de günlük yaşantımıza daha fazla dokunuyor. Peki, dijital dünyada köprü yapmak ne işe yarar? Sosyal medya da bir köprü değil mi aslında? İnsanlar, bir sosyal medya platformu üzerinden tanışır, konuşur, bağlantı kurar. Fiziksel olarak yan yana olmasalar bile, bir köprü sayesinde iletişim devam eder. Hatta bazen, bu dijital köprüler gerçek hayattaki bağlantılardan bile daha güçlü olabilir. Yani, dijital köprülerin de o kadar değerli bir işlevi var ki, fiziksel köprüler neredeyse sadece hatırlatıcı gibi.
Köprülerin Hayatımıza Katkıları
Sonuç olarak, köprü yapmanın hayatımıza katkıları çok fazla. Her gün şehri geçerken, körfezdeki köprüleri geçerken, aslında bizim de o geçiş noktalarına ihtiyacımız olduğunu fark ediyoruz. Bazen insanlar arasında, bazen de hedeflerimizle aramızda köprüler kurmamız gerekiyor. Belki de, köprü yapmak ne işe yarar sorusunun cevabı, her zaman basit değildir. Bir köprü yapmak, bazen sadece iki yerin değil, iki dünyanın bir araya gelmesi demektir.
Ve düşündüm, “Köprü yapmanın gücü gerçekten nerede başlıyor?” Aslında her köprü, bir bağlantı, bir geçiş yeri, bir araya gelme şekli. Yani, köprüler bazen hayatı kolaylaştırır, bazen de biraz kafa karıştırıcı olur. Ama sonuçta, her biri bir bağlantıdır. İzmir’de yaşıyor olmanın verdiği o “körfezi geçtim” rahatlığı ile, köprülerin ne kadar önemli olduğunu daha net görebiliyorum. Kim bilir, belki bir gün hayatımı şekillendiren köprülerden biri ben olacağım.